16/05 Eyüp 8-10
[tr] Eyüp 8-10
8:1 Şuahlı Bildat şöyle yanıtladı:
2 ‹‹Ne zamana dek böyle konuşacaksın?
Sözlerin sert rüzgar gibi.
3 Tanrı adaleti saptırır mı,
Her Şeye Gücü Yeten doğru olanı çarpıtır mı?
4 Oğulların ona karşı günah işlediyse,
İsyanlarının cezasını vermiştir.
5 Ama sen gayretle Tanrıyı arar,
Her Şeye Gücü Yetene yalvarırsan,
6 Temiz ve doğruysan,
O şimdi bile senin için kolları sıvayıp
Seni hak ettiğin yere geri getirecektir.
7 Başlangıcın küçük olsa da,
Sonun büyük olacak.
8 ‹‹Lütfen, önceki kuşaklara sor,
Atalarının neler öğrendiğini iyice araştır.
9 Çünkü biz daha dün doğduk, bir şey bilmeyiz,
Yeryüzündeki günlerimiz sadece bir gölge.
10 Onlar sana anlatıp öğretmeyecek,
İçlerindeki sözleri dile getirmeyecek mi?
11 ‹‹Bataklık olmayan yerde kamış biter mi?
Susuz yerde saz büyür mü?
12 Henüz yeşilken, kesilmeden,
Otlardan önce kururlar.
13 Tanrıyı unutan herkesin sonu böyledir,
Tanrısız insanın umudu böyle yok olur.
14 Onun güvendiği şey kırılır,
Dayanağı ise bir örümcek ağıdır.
15 Örümcek ağına yaslanır, ama ağ çöker,
Ona tutunur, ama ağ taşımaz.
16 Tanrısızlar güneşte iyi sulanmış bitkiyi andırır,
Dalları bahçenin üzerinden aşar;
17 Kökleri taş yığınına sarılır,
Çakılların arasında yer aranır.
18 Ama yerinden sökülürse,
Yeri, ‹Seni hiç görmedim› diyerek onu yadsır.
19 İşte sevinci böyle son bulur,
Yerinde başka bitkiler biter.
20 ‹‹Tanrı kusursuz insanı reddetmez,
Kötülük edenlerin elinden tutmaz.
21 O senin ağzını yine gülüşle,
Dudaklarını sevinç haykırışıyla dolduracaktır.
22 Düşmanlarını utanç kaplayacak,
Kötülerin çadırı yok olacaktır.››
9:1 Eyüp şöyle yanıtladı:
2 ‹‹Biliyorum, gerçekten öyledir,
Ama Tanrının önünde insan nasıl haklı çıkabilir?
3 Biri Onunla tartışmak istese,
Binde bir bile Ona yanıt veremez.
4 Onun bilgisi derin, gücü eşsizdir,
Kim Ona direndi de ayakta kaldı?
5 O dağları yerinden oynatır da,
Dağlar farkına varmaz,
Öfkeyle altüst eder onları.
6 Dünyayı yerinden oynatır,
Direklerini titretir.
7 Güneşe buyruk verir, doğmaz güneş,
Yıldızları mühürler.
8 Odur tek başına gökleri geren,
Denizin dalgaları üzerinde yürüyen.
9 Büyük Ayıyı, Oryonu, Ülkeri,
Güney takımyıldızlarını yaratan Odur.
10 Anlayamadığımız büyük işler,
Sayısız şaşılası işler yapan Odur.
11 İşte, yanımdan geçer, Onu göremem,
Geçip gider, farkına bile varmam.
12 Evet, O avını kaparsa, kim Onu durdurabilir?
Kim Ona, ‹Ne yapıyorsun› diyebilir?
13 Tanrı öfkesini dizginlemez,
Rahavın yardımcıları bile
Onun ayağına kapanır. güçlerini simgeleyen bir deniz canavarı.
14 ‹‹Nerde kaldı ki, ben Ona yanıt vereyim,
Onunla tartışmak için söz bulayım?
15 Haklı olsam da Ona yanıt veremez,
Merhamet etmesi için yargıcıma yalvarırdım ancak.
16 Onu çağırsam, O da bana yanıt verseydi,
Yine de inanmazdım sesime kulak verdiğine.
17 O beni kasırgayla eziyor,
Nedensiz yaralarımı çoğaltıyor.
18 Soluk almama izin vermiyor,
Ancak beni acıya doyuruyor.
19 Sorun güç sorunuysa, O güçlüdür!
Adalet sorunuysa, kim Onu mahkemeye çağırabilir?
20 Suçsuz olsam ağzım beni suçlar,
Kusursuz olsam beni suçlu çıkarır.
21 ‹‹Kusursuz olsam da kendime aldırdığım yok,
Yaşamımı hor görüyorum.
22 Hepsi bir, bu yüzden diyorum ki,
‹O suçluyu da suçsuzu da yok ediyor.›
23 Kırbaç ansızın ölüm saçınca,
O suçsuzların sıkıntısıyla eğlenir.
24 Dünya kötülerin eline verilmiş,
Yargıçların gözünü kapayan Odur.
O değilse, kimdir?
25 ‹‹Günlerim koşucudan çabuk,
İyilik görmeden geçmekte.
26 Kamış sandal gibi kayıp gidiyor,
Avının üstüne süzülen kartal gibi.
27 ‹Acılarımı unutayım,
Üzgün çehremi değiştirip gülümseyeyim› desem,
28 Bütün dertlerimden yılarım,
Çünkü beni suçsuz saymayacağını biliyorum.
29 Madem suçlanacağım,
Neden boş yere uğraşayım?
30 Sabun otuyla yıkansam,
Ellerimi kül suyuyla temizlesem,
31 Beni yine pisliğe batırırsın,
Giysilerim bile benden tiksinir.
32 O benim gibi bir insan değil ki,
Ona yanıt vereyim,
Birlikte mahkemeye gideyim.
33 Keşke aramızda bir hakem olsa da,
Elini ikimizin üstüne koysa!
34 Tanrı sopasını üzerimden kaldırsın,
Dehşeti beni yıldırmasın.
35 O zaman konuşur, O'ndan korkmazdım,
Ama bu durumda bir şey yapamam.
10:1 ‹‹Yaşamımdan usandım,
Özgürce yakınacak,
İçimdeki acıyla konuşacağım.
2 Tanrıya: Beni suçlama diyeceğim,
Ama söyle, niçin benimle çekişiyorsun.
3 Hoşuna mı gidiyor gaddarlık etmek,
Kendi ellerinin emeğini reddedip
Kötülerin tasarılarını onaylamak?
4 Sende insan gözü mü var?
İnsanın gördüğü gibi mi görüyorsun?
5 Günlerin ölümlü birinin günleri gibi,
Yılların insanın yılları gibi mi ki,
6 Suçumu arıyor,
Günahımı araştırıyorsun?
7 Kötü olmadığımı,
Senin elinden beni kimsenin kurtaramayacağını biliyorsun.
8 ‹‹Senin ellerin bana biçim verdi, beni yarattı,
Şimdi dönüp beni yok mu edeceksin?
9 Lütfen anımsa, balçık gibi bana sen biçim verdin,
Beni yine toprağa mı döndüreceksin?
10 Beni süt gibi dökmedin mi,
Peynir gibi katılaştırmadın mı?
11 Bana et ve deri giydirdin,
Beni kemiklerle, sinirlerle ördün.
12 Bana yaşam verdin, sevgi gösterdin,
İlgin ruhumu korudu.
13 ‹‹Ama bunları yüreğinde gizledin,
Biliyorum aklındakini:
14 Günah işleseydim, beni gözlerdin,
Suçumu cezasız bırakmazdın.
15 Suçluysam, vay başıma!
Suçsuzken bile başımı kaldıramıyorum,
Çünkü utanç doluyum, çaresizim.
16 Başımı kaldırsam, aslan gibi beni avlar,
Şaşılası gücünü yine gösterirsin üstümde.
17 Bana karşı yeni tanıklar çıkarır,
Öfkeni artırırsın.
Orduların dalga dalga üzerime geliyor.
18 ‹‹Niçin doğmama izin verdin?
Keşke ölseydim, hiçbir göz beni görmeden!
19 Hiç var olmamış olurdum,
Rahimden mezara taşınırdım.
20 Birkaç günlük ömrüm kalmadı mı?
Beni rahat bırak da biraz yüzüm gülsün;
21 Dönüşü olmayan yere gitmeden önce,
Karanlık ve ölüm gölgesi diyarına,
22 Zifiri karanlık diyarına,
Ölüm gölgesi, kargaşa diyarına,
Aydınlığın karanlığı andırdığı yere.››